10 Aralık 2010

Bir Formadan Daha Öte



Sayfaları geriye doğru çevirip 2006'ya gidelim önce;

http://www.unicef.org/media/media_35642.html

Futbol Club Barcelona and UNICEF today kicked off a global partnership to benefit children in the developing world. The first beneficiaries will be vulnerable children affected by HIV/AIDS in Swaziland. During the announcement ceremony, the legendary sporting club unveiled its 2006-2007 jersey featuring the UNICEF logo on the front, the first time in the club’s 107 year history that a logo has been featured.

In addition to the UNICEF-branded jersey, Futbol Club Barcelona (FCB) has also agreed to donate at least €1.5 million per year to UNICEF over the next five years to support UNICEF programmes for children all over the world. The first year’s donation will support programmes in Swaziland aimed at preventing mother-to-child transmission of HIV, providing treatment of paediatric AIDS, preventing HIV infection among adolescents and protection, and providing care and support for children orphaned and made vulnerable by HIV/AIDS.

The sporting club’s philanthropic history includes its foundation, Fundació Futbol Club Barcelona, which is committed to social, cultural, educational and humanitarian activities in Catalonia, and has expanded internationally during the last few years under its motto “More than a Club.”


5 yıl formasında UNICEF yazması karşılığında yıllık en az 1.5 milyon Euro verildi yardıma muhtaç çocuklar için uygulanan programlara, Barça tarafından.

Kulübün bu dönemde farklı ülkelerde yaptığı olağanüstü çalışmalara da bakılabilir;

http://www.fcbarcelona.cat/web/Fundacio/english/index.html

1994 yılında kurulan FC Barcelona Vakfı, devamında bazı anlaşmalar kapsamında güzel işler çıkardı;

In 2006 FC Barcelona joined the United Nations Millennium Development Goals and donated of 0.7% of the club’s ordinary income to the Foundation to support its programmes and projects. This has led to the strengthening of our early alliances with Unicef, UNESCO and UNHCR/ACNUR, and was culminated with Futbol Club Barcelona being awarded a position as a member of the ECOSOC (Economic and Social Council of the United Nations).

2006 yılında yapılan formaya UNICEF yazdırma hususu da tepkiler almıştı Katalan coğrafyasında. 107 yıllık tarihi boyunca forma, göğüs reklamına kapatılmıştı. Katalunya'yı temsil ettiğine inandıkları bir takım formasına reklam alamazdı, kutsallarıydı forma, dokunulmazdı, nostaljiydi, acıları hatırlatan bir bayrak, aidiyet, kimlik ve temsiliyet idi, başkaldırıydı geçmişe ve düzene karşı, almadılar da o güne kadar. O gün bir şeyler değişti elbette, belki bir hazırlık idi bugünlere ya da çok sonrasına.

Laporta, socios -kongre üyeleri- ve cule -taraftarları- diye ikiye ayrılabilecek Barça sempatizanlarının gönlünü almayı başarmıştı o zaman.

UNICEF bir yardım kuruluşuydu, çocuk fonuydu ve Barcelona, formasının herhangi bir santimetrekaresini satmıyordu ezeli rakibi Real Madrid gibi. Bağışta bulunuyordu çocuklar için, özel bir davranıştı ve endüstriyel futbolda yeri yoktu, özellikle o gün Şampiyonlar Ligi Şampiyonu, büyücü Ronaldinho'nun takımı Barça markası, apolet olarak taşınırken. Bu süreç Barcelona'nın bir kulüpten daha öte olan mottosunu daha da güçlendirdi yeryüzünde.

***



2010 yazında kulübün başkanı değişti, görevi Laporta'dan devraldı Rosell. Açıklamaları sürekli ekonomik yönden iyi bir tabloyla karşı karşıya olmadığı yönündeydi. Cruyff'u indirdi onursal başkanlıktan, kongre üyeleri seçimle belirlesin bu pozisyonu diyerek. Transfer sezonunu Cesc Fabregas'ın arkasında koşarak geçirip zaman kaybetti ve takımı dar bir kadroya mahkum ediverdi. Marquez, Toure, Chygrynskiy, Henry, Ibra gibi isimler nakit para sıkıntısını çözmek amaçlı gönderildi. Bir şeylerin yanlış gittiği belliydi ya da Rosell doğruyu söylüyordu.

Takımı makinalaştıran, dişli çarkları iyi yağlayan Pep, yönetimsel sıkıntılardan hiç etkilenmedi. La Masia'dan oyuncu getirdi, A takımda oynatıverdi, dar kadroyu avantaja çevirmeyi bildi, oyuncularına daha çok süre vererek.

Ve bugün kulübün resmi sitesine ve ajanslara bir haber düştü;

http://www.fcbarcelona.cat/web/english/noticies/club/temporada10-11/12/10/n101210114494.html

FC Barcelona have announced that they have reached an sponsorship agreement with the Qatar Foundation worth €170 million over five years and will carry their name on the football first team's shirts.

Blaugrana vice-president Javier Faus explained that the club will receive €30m each season for years, starting on July 1, 2011 running until June 30, 2016, plus bonuses for trophies won that could total €5m. During the 2010/11 campaign the club will also receive a further €15m for the concept of commercial rights, bringing the total of the deal to €170m.

Qatar Foundation will join Unicef on the Barça's team's shirts as part of the agreement and over the next month the new look logo will be designed and presented. Nike will then be able to include the design on the front of the kit for next season.

The Barça first team will also play a friendly match, which will not necessarily take place in Qatar and the Qatar Foundation will also help in projects alongside Unicef and the Fundació Barça.

The deal with the Qatar Foundation was reached without any commission being paid or any involvement to intermediaries representing the club and was ratified unanimously by the board of directors at an extraordinary meeting on Thursday.

Faus explained that on a legal level the agreement does not need the ratification of the general assembly because since 2003 the possibility of FC Barcelona carrying publicity on their shirts has been agreed. Nevertheless, he did open the door for the matter to be discussed in future assemblies.


FC Barcelona, 111 yıldır formasına para karşılığı göğüs reklamı almamıştı, yine almadı. Ama formasının bilmemkaç santimetrekaresini 5 yıllığına yaklaşık 170 milyon Euro'ya pazarladı.

Qatar Foundation, kar amacı gütmeyen bir vakıf, eğitim, bilimsel araştırma gibi farklı konularda yardımlarda bulunuyor;

http://www.qf.org.qa/output/page3.asp

Barça, tanıtıma ihtiyacı olmayan, herhangi bir ürün satmayan, para kazanmayan, şirket ya da marka olarak nitelendirilemeyecek bir vakıf ile sponsorluk anlaşması imzaladı. UNICEF gibi aslında, tek farkla, karşlığında para alarak.

Ezeli rakibi Real Madrid gibi formasında Zanussi, Parmalat, Teka, Siemens Mobile, BenQ Siemens, bwin.com yazmayacak FC Barcelona'nın. UNICEF ve Qatar Foundation yazacak, reklam dışı unsurlar. Vakfın logosunda ağaç var, UNICEF'te de anne ve çocuğu. Barça'nın formasında da bunlar olacak yeni bir tasarımla, güzel şeyler anlatılacak yine.

Pep, Katar'da oynamıştı daha önce ve 2022 tanıtım yüzlerinden biriydi, muhtemelen etkisi vardır bu sponsorluk anlaşmasında. Katar'ın amacının da ülkelerinde düzenlenecek Dünya Kupası öncesi futbola ilgiyi artırmak olduğunu düşünüyorum.

Barça'nın amacı da Rosell'in ekonomik sıkıntılardan kurtulma projesinin bir parçası, hem de rakiplerinin bel altı vuracağı bir reklam almadan. Formanın kollarında Katalan televizyon kanalı TV3 logosu olduğunu da unutmayalım.

Değişen bir şey yok aslında, küresel ölçekte iyi yönetilme çabalarından biri daha bu, Rosell doğruyu söylüyorsa. Real Madrid ile eşit şartlarda mücadele etmenin bir gereği, La Masia'yı fabrika gibi kullanırken David Villa transferi gibi.

Tepkiler olacak, ince bir sızı kaplayacak bünyeyi, vücud alışacak, bunlar yaşanacak sorgusuz, olmasaydı denilecek, sonra olmak zorundaydı alacak yerini.

Barça bizim hikayemizi anlatmayı sürdürecek, şüphe yok, öyle kolay değil onların geçmişini kirletmek, onları başkalarına benzetmek!

Bir kulüpten daha öte olan, özünü koruyor temsil ettiği değerlerle, aidiyetiyle, kimliğiyle. Formanın kutsallığı devam ediyor, gün gelecek belki Katalunya Milli Takımı'na devredilecek görev, Puyol'un kolunda kaptanlık bandı olarak Senyera olacak yine, sahaya El Cant Del Barça eşliğinde çıkılacak, Tiki Taka oynanacak her daim, La Masia anne, toprağı tırnaklayarak doğuracak Katalan çocuklarını, Xavi'ler yetişecek bu toprağın suyundan ve havasından, J o h a n yanı başımızda, önümüzde, arkamızda duracak hep, güzel oyun felsefesi kulaktan kulağa yayılacak, Gaudi, Dali ve Miro'nun şehri direnmekten vazgeçmeyecek elbet.

Ve FC Barcelona, kutsal formasıyla, geçmişinden güç alarak varolmayı sürdürecek ilelebet.

10 Aralık 2010

A. Eren Loğoğlu

3 yorum:

A. Eren Logoglu dedi ki...

http://devrimderki.blogspot.com/2010/12/barcay-brak-stpauliye-bak.html

Bugün Türkiye'li Madridliler bayram yapıyor. İnanın bana bugünlerde futbol dışını madridliler barçalılardan daha çok seviyor.

Barcelona'nın gögüs reklamı almak zorunda kalmasını Türkiye'de Barça'yı geçmişinden ve her şeye rağmen bugünkü duruşundan dolayı ayrı bir yere koyanlara kimleri nanik yapıyor, 'bak gördün mü' diyor.. Adamlarda borç üst seviyede ve kurtuluş için bir 'değerini' pazarlama yoluna girmişler.. Görülecek bir şey yok aslında.. Belki şunu görmüşsünüzdür siz: Yıllarca ellerinin altındaki 165 milyon euro'yu reddetmiş bir takımdır.. Bir milyar euro'nun üzerinde bir para sizin 'yok birbirimizden farkımız' diye susmayıp aynı şeyleri günde yirmi kez dile getirip kafa ütülediğiniz dönemde takımın reddetmesini algılayabildiniz mi ? E hani fark yoktu ?

Bugün farkın azalması konusunda yorum yapıyorsun, forma reklamı aldı mı senin için bir'değer' olur ama almadığı onca yıl boyunca bu konu gündeme getirilince de bunu kabul etmezsin. Bugün sevinerek kendi çapında bir değişimi/dönüşümü kabul ederek eskiden 'farklı' olduğunu söylüyorsun ama eskiden de sen o 'farkı' görmek istemiyorsun. 165 milyon euro belki biraz gözlerinizi de açar..

Sen Raul'den o 4-2-3-1'den diğeri Mourinho'dan bir diğeri renklerinden, formasından e bir diğeri de geçmişinden az çok siyasi kimliğinden, neden batıyor sana bu sonuncusu?

St.Pauli uzunca bir süre endrüstriyel futbola karşı durmak için sembolik açıdan elektronik bilboard'a karşı oldu ve uzunca bir süre goller olduğunda skoru elle değiştirilen ilan tahtasına sahip idi ve fakat nereye kadar ? 2007 yılına.. Şimdi başka..

2007'de değiştirdi diye o zamana kadar yaptıklarının anlamı yok mudur ? 2010'da Barça reklam aldığında bitiyor mu ?

Yok öle bi şey.

netctek dedi ki...

Futbolla ilgili olan teknik taktik analizlerin cok guzel ama konu katalunya olunca adil olmuyorsun bence. Bu adamlari bu kadar savunacak ne bagin var anlamiyorum.

Qatar foundation kar amaci gutmuyorda 170 milyon euroyu niye futbol takimina veriyor anlayamiyorum. Ilim irfan ise oraya harcasin, niye futbol takimi?

Gecen hafta barcelonanin maci erteletme cabasini kendilerinde nasil buluyorlar onuda anlamiyorum. Futbol takimi maca gitmekle yukumludur. Grev var ise bir gun once ciksin yola.

A. Eren Logoglu dedi ki...

Şurayı okuyup rahatlıkla anlayabilirsin kar amaçsız neden bu işe kalkıştıklarını;

http://www.ameinfo.com/251128.html#story

Osasuna maçının hikayesini bir başka başlıkta anlatmıştım, çok uzatmadan özet geçeyim;

Grevin cumartesi başlayacağı biliniyordu, kulüp bu sebeple federasyonla ve havayolları yetkilileriyle temas sağladı cuma günü. Cumartesi'yi beklemeleri söylendi, beklendi de, ancak özel bir uçak ya da grevin kalkması gibi bir sonuca ulaşılmayınca Federasyon maçı pazara ertelediğini bildirdi kamuoyuna ve kulübe. Oyuncular evlerine gitti haliyle, kısa bir süre Madrid medyasının baskısıyla ve Osasuna'nın itirazıyla karar değişti ve Barça'ya maça gitmemesi halinde puan silinmesi, hükmen yenilgi cezalarının verileceği söylendi Federasyon tarafından. Bunu maça az bir süre kala bildirdiler kulübe ve oyuncular apar topar bir araya gelip tren + otobüs ile ancak maç saatinde Pamplona'da olabildi.

Burada suçlu Madrid'in etkisi altında kalan Federasyon'da, verilen sözler tutulmadı.

Katalunya meselesine gelince, yorum kısmına sığmayacak kadar derin bir konu bu, FC Barcelona etiketli yazıları okuyup belki beni daha iyi anlamayı deneyebilirsin.

Teşekkürler güzel sözlerin için.